Benign prostat hiperplazisi tedavisinde minimal invaziv yöntemler medikal tedavinin yerini alabilir mi?
PDF
Atıf
Paylaş
Talep
Derleme
CİLT: 8 SAYI: 4
P: 38 - 43
Aralık 2009

Benign prostat hiperplazisi tedavisinde minimal invaziv yöntemler medikal tedavinin yerini alabilir mi?

Bull Urooncol 2009;8(4):38-43
1. S.B. Istanbul Göztepe Egitim Ve Arastirma Hastanesi, 1. Üroloji Klinigi, Istanbul
Bilgi mevcut değil.
Bilgi mevcut değil
PDF
Atıf
Paylaş
Talep

ÖZET

Son yıllarda benign prostat hiperplazi tedavisinde altın standart olan monopolar transüretral prostat rezeksiyonuna (TURP) alternatif olabilecek çeşitli minimal invaziv tedavi seçenekleri geliştirilmiştir. Bunlardan bipolar sistemler, holmiyum lazer ile prostatın enükleasyonu (HoLEP) ve fotoselektif prostat vaporizasyonu (PVP) altın standart olmaya aday olsalar da, anestezi gerekliliği nedeniyle medikal tedavilere alternatif olabilecek ideal minimal invaziv tedavi adayı olmaktan uzaktırlar. Medikal tedavinin yerini alabilecek olan minimal invaziv tedavi seçenekleri arasında transüretral mikrodalga termoterapisi (TUMT), transüretral iğne ablasyonu (TUNA), suyla indüklenen termoterapi (WIT), interstisyel lazer koagülasyon (ILC), prostatik stentler, transüretral etanol enjeksiyonu ve intraprostatik botulinum enjeksiyonu sayılabilir. TUMT anestezi gerektirmemesi, ayaktan tedavi şartlarında yapılabilmesi ve klinik çalışmalarla etkinliği kanıtlamış olması nedeniyle minimal invaziv tedaviler içinde medikal tedavi ve TURP'a alternatif en uygun aday olarak gözükmektedir. Yüksek yoğunluk odaklı ultrason anestezi altında yapıldığından minimal invaziv bir tedavi seçeneği olarak kabul edilmemelidir. Bu pahalı tedavinin sonuçları biraz zayıftır. TUNA, WIT ve ILC umut verici tedavilerdendir, ancak uzun dönem sonuçları yetersizdir. İntraprostatik etanol ve özellikle botulinum toksin-A enjeksiyonu güvenli ve umut veren bir yöntem olarak gözükmektedir, ancak etkinliklerinin ispatlanması için uzun dönem izlemi olan daha geniş serilere gerek vardır.

Anahtar Kelimeler: