ÖZET
Benign Prostat Hiperplazisi'ne bağlı obstrüksiyonun tedavisinde konvansiyonel cerrahi yöntemler ve komplikasyonları azaltmaya yönelik minimal invazif tedaviler kullanılmaktadır. Konvansiyonel yöntemler içinde transüretral prostat rezeksiyonu (TURP), açık prostatektomi, transüretral prostat insizyonu ve transüretral prostat vaporizasyonu sayılabilir. Minimal invazif tedaviler içinde laser dahil olmak üzere termal etkili tedaviler ve stentler yer almaktadır. Tedavide altın standart hala prostatın transüretral rezeksiyonudur. Minimal invazif tedavilerin intraoperatif komplikasyon oranları TURP'ye göre daha az iken, postoperatif erken dönem sonuçları benzer ancak uzun dönem başarı oranları düşüktür. Uzun dönem sonuçlar arasındaki belirgin farklardan birisi de re-operasyon oranları arasındadır. Re-operasyon TURP'ye göre minimal invazif tedavi uygulanan hastalara daha fazla morbidite ve maliyet getirmektedir. Laser tedavilerindeki hızlı ilerlemenin re-operasyon oranları arasındaki farkı azalttığı gözlenmektedir.