ÖZET
Kanser tanısı stres verici yaşam olaylarından olup fiziksel ve ruhsal belirtilerle birlikte birliktedir. Kanser süreci içerisinde ortaya çıkan ruhsal bozukluklar hastaların çoğunda hastalık tanısına veya tedavilere bir reaksiyon olarak görülür. Araştırmalar ruhsal bozukluk yaygınlığının %9-60 arasında değiştiğini belirtmektedir. En sık görülen ruhsal bozukluklar uyum bozuklukları, anksiyete, anksiyete bozuklukları, depresyon ve deliryumdur. Anksiyete sıklıkla tanısal testler sırasında, test sonuçlarının beklenmesi döneminde ve ameliyat öncesi dönemde mevcuttur. Depresyon kanser hastalarında yaygın olmasına karşın tanınmamakta ve tedavi edilmemektedir. Depresyon bağışıklık sisteminde bozulma ve canlı kalım oranında azalma işe birliktedir.
Mesane kanserleri ve üriner diversiyonlar hem hasta hem de hasta yakınlarının yaşam kalitesi üzerine önemli etkilere sahip klinik durumlardır. Mesane kanseri ve üriner diversiyonların cinsel yaşam, cinsel işlevler ve beden imajı üzerine etkilerine ilişkin çok sayıda araştırma ve yayına karşılık ruhsal kanser tanısı sonrası ve tedavi süresi boyunca hastalarda anksiyete ve depresyon araştırmalarının ihmal edilmiş olması ilginçtir. Bu yazıda kanser hastalarındaki ruhsal reaksiyonlar ve ruhsal bozukluklar gözden geçirilmiş ve mesane kanseri ile çalışan hekimlere önerilerde bulunulmuştur.