ÖZET
Başarılı bir operasyonla laparoskopik cerrahi rezeksiyon yapılan bir primer adrenal lenfoma olgusu hazırladık. Otuz bir yaşında erkek hasta, bel ağrısı şikayeti ile incelenirken bilgisayarlı tomografide sağ adrenal tümör tespit edildi. Cerrahi rezeksiyon planlandı ve uygulandı. Histopatolojik sonucu atipik B hücreli lenfoid infiltrasyon olarak raporlandı.
Giriş
Adrenal bez neoplastik hastalıkların sık görüldüğü bir organdır. Adrenal kitle tüm popülasyonun yaklaşık %9’unda ortaya çıkmaktadır (1). Primer adrenal lenfomalar (PAL) ekstranodal lenfomaların yaklaşık %1’inden azını oluşturmaktadır. Olguların %70’inde bilateral olarak görülmektedir. En sık görülen subtipi diffüz büyük B hücreli lenfomadır (2).
Olgu Sunumu
Otuz bir yaşında erkek hasta, bel ağrısı şikayeti nedeniyle incelenirken sağ böbrek üst polde 73x60 mm kitle ultrasonografik incelemede görülmesi üzerine kliniğimize iletilmişti. Çalışmamıza dahil edilen hastadan bilgilendirilmiş onam formu alınmıştır. Hastaya kliniğimizde bilgisayarlı tomografi (BT) çekilmesi planlandı. BT’de sağ adrenal bezde 66x63 mm boyutunda duvarı kalsifiye kist izlenmekteydi (Resim 1, 2). Hastayı endokrinoloji bölümü feokromositoma açısından değerlendirdi. Tetkikler sonucunda hastanın feokromositoma olmadığı kanısına varıldı. Hastaya laparoskopik sağ sürrenalektomi planlandı ve uygulandı. Patoloji sonucu, atipik B hücreli lenfoid infiltrasyon olarak raporlandı (Resim 3). İmmünohistokimyasal çalışmada CD20 (+) görüldü (Resim 4, 5). Sonrasında evreleme amaçlı yapılan pozitron emisyon tomografisi-BT’de malignite lehine bulgu saptanmadı. Hasta hematoloji bölümüne konsülte edildi. Hematoloji bölümü tarafından yapılan kemik iliği biyopsisi sonucunda malignite saptanmadı (normoselüler kemik iliği). Hasta hematoloji bölümü tarafından izleme alındı.
Tartışma
PAL nadir görülen tümörlerdir. Literatürde yaklaşık olarak 100 olgu görülmektedir (2). Hastaların çoğunda adrenal yetmezliğe bağlı semptom ve bulgular görülmektedir. PAL metastatik karsinomalarla karışabilmektedir. Görüntülemede kalsifikasyon, nekroz ve kanama gibi öneme sahip bulgulara rastlanmaktadır. BT eşliğinde iğne biyopsileri ve cerrahi biyopsilerle tanı konabilmektedir. Tedavide adrenalektomi, kemoterapi, radyoterapi ve kombinasyonları yer alabilmektedir (3). Radyolojik olarak (BT, ultrasonografi, manyetik rezonans görüntüleme) adrenal bezlerde lenfomatöz oluşumu gösteren patognomonik bir görünüm tanımlanmamıştır ve metastatik lezyonlardan ayırt edilmesi güç olmaktadır (4). PAL kötü prognoza sahip bir tümör olarak kabul edilmektedir. Genellikle ortalama yaşam süresi bir yıldan daha azdır. Kötü prognostik faktörler olarak ileri yaş, büyük tümör boyutu, bilateral olması, yüksek laktat dehidrogenaz düzeyleri, başka organlarda tutulum olması ve adrenal yetmezlikle birlikteliği gösterilmektedir. Merkezi sinir sistemi tutulumu uzun dönem prognozu kötüleştirmektedir (5). Görüntüleme yöntemlerinin kullanımının artması sonucunda insidental adrenal kitlelerde artış görülmektedir. Bu artış PAL’nin insidental tanısı açısından da geçerlidir. Adrenal kitlelerde olabileceği akılda tutulmalıdır. Adrenal kitlelerde PAL da akılda tutulması gereken tanılar arasında anılmalıdır.