ÖZET
Lokalize prostat kanserli (LPK) hastalarda primer radyoterapi (PRT) sonrasında oluşan nükslerin tanı ve tedavisi klinisyenler için oldukça zorlayıcıdır. PRT sonrası tekrarlayan lokalize prostat kanseri için tedavi alternatifleri kurtarıcı radikal prostatektomi (KRP), kurtarıcı kriyoterapi (KK), kurtarıcı brakiterapi (KB), ve kurtarıcı HIFU'dur (K-HIFU). Her ne kadar retrospektif çalışmalar ile bir fikir oluşturulmaya çalışılsa da, prospektif ve karşılastırmalı çalışmaların eksikliği nedeniyle bu tedavi seçeneklerinin birbirine üstünlükleri konusunda kesin sonuçlara varılamamıştır.
Kurtarıcı RP kabul edilebilir onkolojik sonuçlarla en uzun takip süresine sahip olan seçenek olarak durmaktadır. Fakat cerrahisindeki zorluklar ve komorbiditeler nedeniyle diğer seçeneklerin minimal invaziv doğası karşısında dezavantajları mevcuttur. Açık yaklaşımın yanısıra laparoskopik ve robotik cerrahi seçenekleri olmakla beraber cerrahi seçim merkezin tecrübesine göre yapılmaktadır ve yaklaşımlar arasında uygun karşılaştırmaların yapıldığı yayın bulunmamaktadır.
Bir hastanın kurtarıcı RP adayı olmasındaki önemli kriterler Avrupa ve Amerika kanser klavuzlarında işaret edilmiştir. Hastanın RT öncesindeki tanısının cerrahi kür sağlanabilir kanser tanısı olması, metastatik hastalığın olmaması, RT sonrası prostat biyopsisinde kanser izlenmesi, kurtarıcı tedaviye cevabının izleneceği kadar yaşam beklentisi olması ana kriterlerdir. Literatürdeki çesitli serilerde radyoterapi öncesi PSA hızı, primer tedaviden biyokimyasal nükse kadar geçen süre, PSA ikilenme zamanı, nüks anında PSA seviyesi, biyopsi Gleason derecesi, klinik evre gibi kriterlerin KRP başarısını öngörmedeki etkileri araştırılmıştır. Tanı PSA değerinin <10ng/ml olması, Gleason skorunun ≤6 olması, beklenen yaşam süresinin >10 yıl olması, ve tedavilerden önceki hastalığın T1c-T2a olması KRT hasta seçiminde belirleyici faktörler olarak kullanılabilir. Sonuç olarak RT sonrası lokalize rekürren kanserli seçilmiş hastalarda KRP kabul edilebilir komplikasyon oranları ve fonksiyonel sonuçları ile yeterli onkolojik sağkalımı sağlamaktadır.