ÖZET
Spermatosel epididim denilen sperm kanallarının kistik dilatasyonudur. Bu kistler genellikle tunika vajinalisin dışında olup hidroseller gibi transluminasyon verirler. Sıklıkla skrotal ultrasonografi sırasında insidental olarak saptanırlar. Birçok spermatosel idiyopatik olmakla birlikte travma, enfeksiyon veya enflamatuvar olaylar spermatosel gelişimine neden olabilirler. Olgumuz 69 yaşında erkek hasta lokalize prostat kanseri nedeniyle yapılan açık radikal retropubik prostatektomi sonrası post-op 3. ayda skrotal ağrı şikayetiyle kliniğimize başvurdu. Skrotal muayenesinde sağda 5-6 cm boyutlarında solda 3-4 cm boyutlarında yumuşak dansiteli kitle tespit edildi. Yapılan skrotal renkli doppler ultrasonografide sağ skrotumda içi sıvı dolu yaklaşık 5*5 cm ve solda 2*4 cm boyutlarında kistik kitle tespit edildi. Bilateral skrotal eksplorasyon yapıldı ve sağ skrotumdan yaklaşık 5*6 cm boyutlarında sol skrotumdan 3*4 cm boyutlarında spermatosel çıkarıldı.
Giriş
Spermatosel testis dışı kistlerin epididimis, rete testis veya ductuli efferenteslerde gelişen halidir. Sıklıkla epididim başında gelişmektedir. Etiyolojisi tam olarak aydınlatılamasa da yaşlanmayla birlikte kanalların aglütine germ hücreleri ve semen pıhtılarıyla tıkanmasından kaynaklandığı düşünülmektedir (1). Bu oluşumlar süt renginde olabilen ve spermatozoa içeren sıvıyla doludur. Tanıda skrotal ultrasonografi kullanılmakta ve hidrosel gibi translüminasyon vermektedirler. Bu kistler ağrısız, yuvarlak ve keskin sınırlıdır. Tedavi, kistin büyüklüğüne, semptomların ciddiyetine ve cerrahın tercihine bağlıdır; çok büyük ve ağrıya neden olmadıkları sürece izlenmelerinde sakınca yoktur. Aspirasyon ve skleroterapinin (kist içine ilaç verilmesi) tedavide yeri yoktur. Biz bu olgu sunumunda radikal retropubik prostatektomi operasyonu sonrası erken dönemde gelişen ve skrotumda iki taraflı, ağrıya, şişliğe neden olan bilateral spermatosel olgusunu sunduk.
Olgu Sunumu
Altmış dokuz yaşında erkek hasta lokalize prostat kanseri nedeniyle yapılan açık radikal retropubik prostatektomi sonrası takiplerinde operasyon sonrası 3. ayda ortaya çıkan skrotal şişlik ve ağrı şikayetleriyle değerlendirildi. Radikal prostatektomi cerrahisi öncesinde bu şikayetleri olmayan ve skrotal muayenesi normal olan hastanın operasyon sonrası 3. ay skrotal muayenesinde sağda lokalizasyon olarak testis üstünde 5-6 cm boyutlarında solda 3-4 cm boyutlarında yumuşak dansiteli kitle tespit edildi. Yapılan skrotal renkli Doppler ultrasonografide sağ skrotumda içi sıvı dolu yaklaşık 5*5 cm boyutlarında ve solda 2*4 kistik kitle tespit edildi. Hastanın ağrı ve kozmetik şikayetleri fazla olması nedeniyle cerrahi planlandı. Spinalanastezi altında skrotum raphe hattından insize edildi. Bilateral skrotal eksplorasyon yapıldı testis epididim ve ekleri normal görünümdeydi. Sağda yaklaşık 5*6 cm boyutlarında solda 3*4 cm boyutlarında makroskopik olarak spermatosel olabileceği düşünülen lezyon görüldü ve lezyon parçalanmadan ve patlatılmadan komplet olarak eksize edildi (Resim 1). Peroperatif bakılan kist sıvısı mikroskobisinde yoğun sperm hücreleri izlendi. Hasta operasyon sonrası 1. gün yarası temiz olarak taburcu edildi. Hastanın 1. ay kontrolünde komplikasyon ve nüks görülmedi.
Tartışma
Spermatosel kelimesi eski Yunancada sperm anlamındaki ‘spermatos’ ve kist veya kitle anlamındaki ‘kele’ kelimelerinden türemiştir (2). Epididim, rete testis ve duktustan kaynaklı içi sperm dolu süt kıvamındaki kistik yapılardır. Etiyolojisi ile ilgili en kabul gören hipotez travma, enfeksiyon ve enflamatuvar sürece bağlı epididimal kanalda obstrüksiyon ve proksimalindeki dilatasyona bağlı immatür germ hücrelerinin birikmesidir (3). Çoğunlukla tunika vajinalisin dışında gelişmekte ve insidental olarak %30 hastada görülmektedir (2). Olgumuzda radikal prostatektomi sonrası erken dönemdeki sorgulamada etiyolojik bir faktör görülememiş ve radikal prostatektomi sırasında seminal vezikülün çıkarılması duktus deferenslerin ligasyonunun obstrüksiyona yol açarak proksimalde spermatosele yol açabileceği düşünülmüştür. Literatürü taradığımızda radikal prostatektomi sonrası erken dönem spermatosel olgusu bildirilmemiş ve cerrahinin komplikasyonlarında da gösterilmemiştir. Ancak böbrek transplantı sonrası spermatik kord ligasyonu ile spermatosel olgusu bildirilmiştir (4).
Spermatosel tanısında ultrasonografi kullanılmaktadır. Ultrasonografi görüntüsünün benzerliği ve translüminasyon vermesi nedeniyle hidrosel ile karışabilmektedir (5). Spermatoselin hidroselle karışabildiğini rapor eden pek çok çalışma bulunmakta ve kesin tanının ancak skrotal eksplorasyon ve patolojik incelemeyle konulabileceği belirtilmektedir (6). Olgumuzda da kesin tanı lezyonun görülmesi ve preoperatif dönemde gönderilen kist aspirasyon sıvısının mikroskobik incelemesinde sperm görülmesi ile konulmuştur. Yagi ve ark.’nın (7) çalışmasında da multipl spermatosel olgusuna epididimal tümör eşlik ettiği görülmüş, eksplorasyon esnasında tümöral oluşumlara dikkat edilmesi gerektiği her zaman akılda tutulmalıdır.
Spermatosel sıklıkla insidental olarak saptanabilen asemptomatik testiküler yapı elemanlarının kistleridir. Kozmetik nedenlerle veya ağrıya bağlı tedavi endikasyonu bulunmakta ve en etkili tedavi seçeneği cerrahidir. Radikal prostatektomi sırasında duktus deferenslerin ligasyonunun obstrüksiyona yol açarak proksimalde spermatosele yol açtığı olgumuzda görülmüştür. Radikal prostatektomi sonrası erken dönemde skrotal şişlik ve ağrı ile başvuran olgularda spermatosel gelişebileceği akılda tutulmalı ve hastanın bu konuda bilgilendirilmesi gerekmektedir.