ÖZET
Metastatik prostat kanserinde başlangıç tedavisi genellikle androjen deprivasyon tedavisidir (ADT). Standart yaklaşım bilateral orşiektomi veya gonadotropin salgılatıcı hormon reseptör agonistleri (GnRH)'nin tek başına ya da antiandrojenler ile kombinasyonu (Komplet Androjen Blokajı) ile yapılan medikal orşiektomidir. Başlangıçta elde edilen %80-90'lara varan yanıt oranlarına rağmen, hemen hemen tüm hastalarda sonunda progresif hastalık gelişmekte olup bu durum kastrasyon rezistan prostat kanserini (KRPK) işaret etmektedir.
Kastrasyona dirençli prostat kanseri (KDPK), serum testosteron düzeyi kastrasyon seviyesinde olmasına rağmen, yükselen serum prostat spesifik antijen seviyeleri veya görüntüleme yöntemleriyle tespit edilebilen progresif hastalık olarak tanımlanmaktadır.
KDPK'nde tedavi seçenekleri sınırlı olup, özellikle dosetaksel temelli tedavinin başarısız olduğu ya da tolere edilemediği durumda öneriler daha da azalmaktadır. Çok farklı etki mekanizmaları ile etki eden iki yeni ilaç şüphesiz ki bu hastalardaki tedavi paradigmalarını değiştirmiştir. Her iki ilaç da sağkalım üzerine etki göstermiştir. Spilosel-T KDPK tedavisinde onaylanmış ilk immunoterapi olup, medyan sağkalımı 4,1 ay uzatmış ve asemptomatik hastalardaki plasebo kontrollü çalışmalarda ölüm riskini %22 azaltmıştır. Spilosel-T dosetaksel temelli tedaviler öncesinde uygulanabilmektedir. Bir taksan olan Kabazitaksel medyan sağkalımı 2,4 ay uzatmış olup, dosetaksel temelli tedaviler sonrası progresyon göstermiş hastalarda yapılmış faz-3 çalışmada ölüm riskini %30 azaltmıştır.